Kır Faresi ile Şehir Faresi

Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, çok eski bir zamanda bir köy faresinin şehirde yaşayan bir arkadaşı vardı. Bir gün onu köydeki evine yemeğe davet etti. Köy faresi biraz tutumlu ve hareketleri de kabaydı.

Buna rağmen bu yakın arkadaşını mutlu etmek için elinden geleni yaptı. Şehirde yaşayan bu kibar arkadaşına arpa taneleri, peynir kırıntıları ve fındıktan oluşan bir yemek hazırladı. Şehirli fare, köy faresi arkadaşının yemeğine dudak büktü. Sevgili arkadaşım, günlerini hep bunlarla mı geçiriyorsun? Dedi.

Kayalar ve odunlar arasında geçen bu yapayalnız hayata nasıl tahammül edebiliyorsun? Sen şehirde yaşamanın ne demek olduğunu biliyor musun? Bildiğin gibi biz fareler de bir gün ölüp gideceğiz. Bu ölümlü dünyayı zevkini çıkarmadan yaşamak kötü şey. Sen şimdi benimle gel ve ben sana hayatın, şehir hayatının ne demek olduğunu göstereyim de tadı damağında kalsın.

Kör faresi arkadaşına inandı. Beraberce şehre doğru yola çıktılar. Şehrin kapısına geldiklerinde hava iyice karardı. Duvardaki bir oyuktan gizlice içeri daldılar ve ancak gece yarısı şehirli farenin evine ulaştılar. Konağın yemek salonundaki masada mükemmel bir ziyafetin artıkları duruyordu. Şehir faresi hemen ev sahipliği görevini üstlenerek arkadaşının önüne tabak tabak nefis yemekler hazırladı.

Köy faresi çok memnun olduğunu söyledi ve hayatına yepyeni bir yön verdiği için de arkadaşına teşekkür etti. Bu arada kapı da açıldı ve yanlarında bakıcıları ile birlikte iki büyük köpek içeri girdi. Neye uğradıklarını anlamaya Fareler derhal en yakın deliğe sığındı ve köpeklerin karınlarını doyurup ayrılmalarına kadar ses çıkarmadan beklediler.

Köpekler gidince köy faresi arkadaşının kulağına, ”Sen burada yaşamaya devam et. Ben gidiyorum” dedi. Şüphesiz iyi bir hayat ama ben rahatlıkla güvenle yediğim arpa tanelerine bir dilim bayat ekmeği senin endişe ve korku içinde yediğin yemeklere tercih ederim dedi.

Bunları söyler söylemez de hemen köyünün yolunu tuttu.

Zeynep Aksoy

Merhaba herkese! Ben Renkli Rüya Zeynep! 2000 doğumlu, Ankara'nın sıcacık kucaklarında büyüdüm. Küçük bir ressam olarak başladım ve şimdi kendi masallarımı resimlerle hayata geçiriyorum. Renklerin büyülü dünyasına hoş geldiniz!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu