Parmak Çocuk Masalı

Ormanın kenarındaki bir kulübede yaşayan oduncu ailesinin en küçük çocuğuna, doğduğunda parmak kadar küçük olduğu için "Parmak Çocuk" denirdi. Ailenin zor zamanlarında, Parmak Çocuk'un zekası ve cesareti ailenin kaderini değiştirecek olayları başlatmıştır. Şimdi, bu cesur çocuğun maceralarını keşfetmeye hazır mısınız? Haydi, başlayalım!

Eski zamanlarda ormanın kenarındaki bir kulübede bir oduncu, karısı ve yedi çocuğuyla birlikte yaşıyormuş. Bu ailenin en küçük çocuğu doğduğunda bir parmak büyüklüğündeymiş. Bu yüzden ona herkes parmak çocuk diyormuş.

Parmak çocuk çok akıllı ve kurnazmış. Bu kalabalık aile, babalarının odun kesip satarak kazandığı parayla zor geçiniyormuş. Bir gün oduncuyla karısı geçinebilmek için istemeye istemeye çocuklarını ormanda bırakmaya karar vermişler.

Ancak bu konuşmaları parmak çocuk dinlemiş. Ertesi sabah odun kesmek için hep birlikte ormana gitmişler. Herkes kendi gücüne göre çalışıp odun toplamaya başlamış. Çocukların işe daldıkları bir sırada anne ve babaları sessizce yanlarından ayrılmışlar.

Çocuklar terk edildiklerini anladıklarında çok korkmuşlar. Parmak çocuk kardeşlerini teselli etmiş. Korkmayın ben gelirken yolu ekmek kırıntılarıyla işaretlemiştim. Onları izleyerek kolayca evimize gidebiliriz demiş.

Parmak çocuk önde, kardeşleri arkada, ekmekleri aramışlar. Kuşlar bütün ekmek parçalarını yediğinden Çocuklar yolu bir türlü bulamamış. Bir süre yürüdükten sonra bir ev görmüşler.

Eve geldiklerinde bir kadın onları eve davet etmiş. Sonra da evin deve ait olduğunu söylemiş. Buradan hemen kaçın, dev sizi görmesin demiş. Açlıktan ve yorgunluktan bitkin bir halde olan çocukların gidecek bir yeri yokmuş.

Kadın onları güzelce doyurmuş. Dev gelince de yatağın altına saklamış. Devin iki tane de köpeği varmış. Köpekler çocukların kokusunu almış. Yatağın önüne gelip havlamaya başlamışlar. Dev şüphelenmiş çocukları yatağın altından çıkarmış.

Kadına bunları yarın keseriz demiş. Dev karnını doyurduktan sonra yatmış. Derin bir uykuya dalmış. Çocuklar sessizce evden çıkmışlar. Dev uyanıp çocukların kaçtığını anlayınca sihirli çizmelerini giymiş. Çocukları izlemeye başlamış.

Bu çizmelerle bir adımda kilometrelerce yol alabiliyormuş. Parmak çocuk kardeşlerine yola devam etmelerini söylemiş. Kendisi bir taşın arkasında saklanıp devi beklemeye başlamış. Dev çok geçmeden onun saklandığı yere gelmiş. Biraz dinlenmek için çimenlerin üzerine uzanmış. Orada uyuyup kalmış.

Öyle derin bir uykuya dalmış ki, Parmak çocuğun çizmelerini çıkardığını bile fark etmemiş. Parmak çocuk, devin çizmelerini giyince rüzgar hızıyla yol almış. Çevredeki köyleri dolaşıp, devin derin bir uykuya daldığını ve sihirli çizmelerin devin ayağında olmadığını söylemiş.

Köylüler devden çok çektikleri için hemen cezasını vermişler. Parmak çocuk hızla devin evine gitmiş. Deve ait kasayı açmış. Kasada ne var ne yoksa bir torbanın içine doldurmuş. Sihirli çizmeler sayesinde kısa bir süre sonra kendi evine gelmiş.

Annesi ile babası onu kapıda sevinçle karşılamışlar.

Oduncu karısı ve yedi çocuğu o günden sonra varlık ve mutluluk içinde yaşamaya başlamış.

Evet çocuklar bu masalımızda burada bitti, en yeni Adisebaba Masalları için bizi takip etmeyi, görüşlerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın.

Hakan METİN

2011 yılından bügüne dijital dünya'da projeler üretiyor, bir çok markaya yazılım desteği sağlıyorum. İçerik üretmek ve kendini farklı alanlarda da geliştirmek adına masal kedisi üzerinde içerikler üreterek desteklerinizi bekliyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu