Küçük Yıldızın Macerası
Bir zamanlar, uzak bir galakside, parlak ve neşeli bir yıldız varmış adı Yıldızdı. Yıldız, gökyüzündeki en parlak yıldızlardan biriydi ve diğer yıldızlar arasında en iyi dans eden ve en iyi şarkı söyleyeniydi. Fakat Yıldız, kendisini diğer yıldızlardan farklı hissediyordu. Onun ışığı diğer yıldızlardan biraz daha soluktu.
Bir gün, Yıldız, Gökyüzü Kralı’nın büyük ve parıltılı sarayına davet edildi. Kral, Yıldız’ın yeteneklerini övmüş ve ona bir görev vermişti. “Küçük Yıldız, senin parıltın, karanlık gecelerde yolda kaybolmuş gezegenlere ışık olabilir. Git ve onlara umut ver,” demişti Kral.
Yıldız heyecanla görevini kabul etti ve yola çıktı. İlk olarak, karanlık bir gezegene ışık tuttu. Gezegenin üzerinde yaşayan küçük yaratıklar, Yıldız’ın ışığını görünce sevinçle dans etmeye başladılar. Yıldız, bu mutluluğu hissettiğinde, ışığı daha da parladı.
Zamanla, Yıldız birçok gezegeni ziyaret etti ve her birine umut ve mutluluk götürdü. Artık o, gökyüzündeki en parıltılı yıldızdı ve diğer yıldızlar ona hayranlıkla bakıyordu.
Ancak, Yıldız’ın görevi bitince geri dönme vakti geldiğinde, Yıldız’ın ışığı biraz solgunlaşmıştı. Diğer yıldızlar, onun yorgunluğunu fark etti ve ona destek olmak için bir araya geldiler. “Sen bir kahramansın, Küçük Yıldız,” dediler. “Artık dinlenme zamanın geldi.”
Yıldız, diğer yıldızların desteğiyle dinlendi ve eski parlaklığına geri döndü. O günden sonra, Yıldız, gökyüzünde en parlak ve en sevgi dolu yıldız olarak kaldı. Ve her gece, dünyadaki çocuklar, onun parıltısını izleyerek mutlu ve huzurlu bir şekilde uyudular.