Parmak Kız

Bir zamanlar hiç çocuğu olmayan, bahtsız bir kadın varmış. Bir gün çiçeklerinin birinin içinde kendisine gülümseyen minicik bir kız çocuğu bulmuş. Son derece mutlu olan kadın, ona parmak kız ismini takmış.

Bir gece kocaman bir kurbağa, uyuyan parmak kızı görmüş ve ondan öylesine hoşlanmış ki kaptığı gibi götürmüş. Halinden çok memnun olan kurbağa, oğluma iyi bir eş olacak diye düşünmüş. Parmak kızı aldığı gibi göldeki bir nilüferin üstüne koymuş.

Parmak kız uyandığında kendisiyle evlenmek isteyen kurbağayı görünce çok korkmuş. Onunla evlenmek istememiş. Sempatik bir kelebek ve bir balık Parmak kızı kıyıya çıkarmak için yardım edeceklerini söylemişler.

Mayıs böceğinin yardımını istemeye karar vermişler. Kızın bulunduğu nilüfer çiçeğine bir ip bağlamışlar. Sonra Mayıs böceği de kızı kıyıya kadar çekmiş. Parmak kız çok mutlu olmuş. Küçük kız kurtulmuş. Bütün bir yazı bu sahilde arkadaşlarıyla geçirmiş.

Önce sonbahar, ardından da kış gelmiş. Artık bu sahil ona soğuk gelmeye başlamış. Ne yapacağını Düşünürken çevresini gezmeye başlamış. Birden karşısına bir farecik çıkmış, ona derdini anlatmış. Küçük fare kızı evine kabul etmiş.

Kışı burada geçirebileceğini söylemiş. Böylece parmak kız farecikle beraber yaşamaya başlamış. Evi temizliyor, yemeği yapıyormuş. Bir gün parmak kız ve farecik ormanda dolaşırken bir kırlangıca rastlamışlar.

Kırlangıç yerde hareketsizce yatıyormuş. Kırlangıç yaralıymış ve ölmesi an meselesiymiş. Hemen kuşu alıp evlerine götürmüşler. Parmak kız kırlangıca çok iyi bakmış. Çorbalar yapıp ilaçlar vermiş. Kuş kısa bir süre sonra eski sağlığına kavuşmuş. Sonra parmak kıza “Sen beni iyileştirdin, dile benden ne dilersen.” demiş.

Kız da uzaklara gitmek istediğini söylemiş. Kırlangıç da onu sırtına bindirip uzaklara götürmüş. Kırlangıç, parmak kızı güzel bir ülkeye bırakarak vedalaşmış. Kız çevreyi gezmeye başlamış. Burası çok güzel bir yermiş.

Bir gün parmak kız dolaşırken karşısına çok yakışıklı bir genç çıkmış. Onun da boyu çok kısaymış. Genç hemen kendini tanıtmış. Ben çiçekler prensiyim demiş. Benimle evlenir misin? Parmak kız teklifi sevinçle kabul etmiş. Evlenip sonsuza dek mutlu olmuşlar.