Yavru Karga Masalı

Bir varmış, bir yokmuş. Yaşlı bir çınar ağacının tepesinde bir karga yuvası varmış. Bir gün bu yuvadaki yumurtalardan birinden çıtırtılar gelmiş. Yumurta kırılmış ve içinden küçük bir karga çıkıvermiş. Bu yavru karga yumurtadan çıkar çıkmaz gagasını açmış ve ötmeye başlamış.

Küçük karga kendi sesini o kadar çok beğenmiş ki, doğruca annesine gidip “Anneciğim bak, ne kadar güzel bir sesim var,” demiş ve gece gündüz demeden gaklamaya başlamış. Annesi, durmadan öten yavrusuna Gak Gak adını vermiş.

Gak Gak’ın sesi o kadar yüksek çıkıyormuş ki, başka ağaçlardaki kuş yuvalarına kadar ulaşıyormuş. Annesi ona her gün, “Canım yavrum, biraz ara ver; bu kadar gaklamak iyi değil. Sesin komşularımızı rahatsız edebilir,” diyormuş. Ama Gak Gak annesinin sözünü dinlemiyormuş. Gerçekten de komşular Gak Gak’ın sesinden rahatsız olmaya başlamışlar.

Bir gün çınar ağacının sakinlerinden minik kuş, anne karganın yanına gelmiş. “Karga hanım, yavruna bu kadar çok gaklamamasını söyler misin? Onun gürültüsünden hepimizin başı ağrıyor,” demiş.

Anne Karga, “Ona bu kadar gaklamamasını söyledim ama fayda etmedi. Ben de ne yapacağımı şaşırdım. Ne olur affedin,” deyip minik kuştan özür dilemiş. Minik kuş çaresizce yuvasına geri dönmüş. Gak Gak ise ötmeye devam etmiş. O gakladıkça komşuları da onu anne kargaya şikayet ediyormuş.

Güvercin Dudu, baykuş Bilge, hepsi sırayla anne kargaya şikayete gelmişler. Günler böylece geçiyormuş. Bir sabah bütün kuşlar uyanmış. Etrafta tek bir gak sesi bile olmadığını fark etmişler. Her yer o kadar sessizmiş ki, çok şaşırmışlar. Ve gün boyunca da Gak Gak’ın sesini duyan hiç kimse olmamış.

Akşama doğru minik kuş, “Karganın aklı başına gelmiş olmalı. Artık gürültü yapmıyor. Gidip bu doğru davranış için onu tebrik edeyim,” demiş ve Gak Gak’ın yuvasına doğru uçmuş. Yuvaya yaklaşınca, “Neredesin akıllı kargacık?” diye seslenmiş.

Karga yuvasının bulunduğu dala konmuş. Onu gören anne karga, “Hoş geldiniz. Gak Gak’ı sordunuz sanırım. O biraz rahatsız. Sabahtan beri uğraşıyoruz. Ama tek bir ‘gaaak’ bile diyemedi,” demiş. Minik kuş yuvadan içeri girmiş. Girince bir de ne görsün? Gak Gak yuvasında bir köşede ağlıyormuş.

Gaklamaya çalıştıkça sesi çıkmıyor ve sesi çıkmayınca da daha çok ağlıyormuş. Minik kuş, Gak Gak’ın bu haline çok üzülmüş. Doktor Moni’ye haber vermeye gitmiş. Kısa bir süre sonra doktor ile birlikte Gak Gak’ın yuvasına geri dönmüşler. Doktor Moni, Gak Gak’ı muayene etmiş. Sonra anne kargaya dönerek, “Endişelenmeyin, çok fazla gakladığı için boğazı şişmiş. Birkaç gün sonra düzelir,” demiş.

Bu sözleri duyan anne karganın içi rahatlamış. Dr. Moni, gaklamaktan boğazı şişen Gak Gak’ın birkaç gün peyniri ve ceviz yemesini yasaklamış.

Gak Gak peyniri ve cevizi çok severmiş. Bu duruma biraz üzülmüş. Bu süre boyunca sadece çorba içmiş. Birkaç gün sonra Gak Gak tamamen iyileşmiş. Ama o günden sonra artık annesinin sözünü dinliyor ve sadece gerektiği kadar gaklıyormuş. Komşuları da hiç rahatsız olmamış.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu