Jack ve Fasulye Sırığı Masalı

“Jack ve Fasulye Sırığı” (Jack and the Beanstalk), dünyanın dört bir yanında anlatılan, klasik bir İngiliz halk masalıdır. Bu masal, macera, cesaret ve hayal gücünün öne çıktığı bir hikaye olarak her yaştan okuyucunun ilgisini çekmektedir.

Bir varmış bir yokmuş. Bir zamanlar ülkenin birinde Jack adında bir çocuk ile annesi beraber yaşarmış. Çok yoksul bir aileymiş. Paraları yok denecek kadar azmış. Bir inekten başka hiçbir şeyleri yokmuş. Anne her sabah ineğin sütünü sağar, sonra da kasabaya götürüp satarmış.

Oğlu Jack ise hiç iş yapmayan tembel bir çocukmuş. Tüm gün miskin miskin yatarmış. Annesi bu duruma çok üzülürmüş. Bir gün annesi Jack’i yanına çağırmış. “Oğlum bu böyle olmayacak. Süt satarak geçinemiyoruz. Bu ineği kasabaya götür, sat. Eline geçen parayla buğday tohumu al.” demiş.

Bunun üzerine Jack, ineği ahırdan çıkarmış, kasabaya doğru yola koyulmuş. Bir süre sonra karşısına ihtiyar bir adam çıkmış. “Nereye gidiyorsun delikanlı” diye sormuş. “İneği kasabaya satmaya götürüyorum” demiş Jack. İhtiyar adam cebinden çıkardığı fasulye tanesini göstererek “İneğini bana verirsen elimdeki bu sihirli fasulyeyi sana veririm” demiş.

Sihir lafını duyan Jack hemen kabul etmiş bu teklifi. Eve dönen Jack, “Anne bak ne getirdim sana” diye seslenmiş. İneği iyi bir paraya sattığını düşünen anne Jack’in yanına gelmiş. Jack elindeki fasulyeyi göstererek, “Bunlar sihirli fasulye anne!” deyince anne o kadar çok sinirlenmiş ki Jack’in elinden fasulyeyi almış bahçeye fırlatmış. “Sen ne kadar sorumsuz bir çocuksun. Ne yiyeceğiz, ne içeceğiz peki? Şimdi doğru odana git ve bir gün boyunca odandan çıkma. Sana yemek de yok” diye kızmış.

Odasına giden Jack o gece ne yemek yemiş ne de su içmiş. Olduğu yerde uyuyakalmış. Ertesi gün sabah gözlerini açtığında penceresinden dışarı bakmış. Gördüğü manzara karşısında çok şaşırmış. Bahçede kocaman bir fasulye sırığı duruyormuş. Bu fasulye sırığı sürekli büyüyormuş. O kadar uzamış ki ta bulutlara kadar yükselmiş.

Hemen bahçeye inen Jack fasulye sırığına tırmanmaya başlamış. Yukarıya doğru çıkmış, çıkmış, en sonunda bulutların olduğu yere gelmiş. Karşısında çok büyük bir şato görmüş. Hemen şatonun kapısını çalmış. Dev bir kadın kapıyı açmış. “Çok aç ve yorgunum efendim. Lütfen bana biraz yiyecek verir misiniz?” demiş.

Çocukları çok seven dev kadın, çocuğun bu durumuna dayanamayıp Jack’i içeri almış. “Hemen yemeğini ye ve evden git. Çünkü birazdan kocam gelecek. O çocukları hiç sevmez. Sana kötülük yapabilir” demiş.

Dev kadın Jack’e yemek vermiş. Jack yemeğinden bir parça almışken, o sırada dev adamın sesi duymuş. Dev kadın hemen Jack’i fırının içine saklamış. İçeri giren dev adam, “Burnuma çocuk kokusu geliyor. Bu evde çocuk mu var” diye sormuş.

Dev kadın, “Sen herhalde çok acıktın. Ocakta pişen et yemeğinin kokusu gelmiştir burnuna. Geç otur masaya, yemeğini getireyim” demiş. Dev adam yemeğini yemiş, sonra da yanında getirdiği altın keselerini açıp, içindeki altınları saymaya başlamış. Yemekten sonra üzerine bir uyku çökünce oracıkta uyuyakalmış.

Fırında saklanan Jack bir ara kafasını fırının kapağından dışarı uzatmış. Dev adamın masada uyuyakaldığını görünce hemen fırından çıkmış. Tam gidecekken gözü dev adamın önünde duran altın kesesine takılmış. Hemen sessizce dev adamın yanına gidip altın keselerinden birini alıp kaçmış. Tekrar fasulye sırığından aşağıya doğru inmeye başlamış.

Eve geldiğinde elindeki altın kesesini annesine vermiş, annesi çok sevinmiş. Aradan günler, aylar geçmiş. Jack’in aklı hala dev adamın yaşadığı şatodaymış. Tekrar fasulye sırığına tırmanmış ve bulutlara kadar çıkmış. Jack yine şatonun kapısına kadar gelmiş. Kapıyı çalınca kapıyı açan dev kadın karşısında Jack’i görmüş. “Yine mi sen geldin? gir içeri.” demiş.

Dev kadın Jack’e çok güzel bir kahvaltı masası hazırlamış. Jack yine tam kahvaltısına başlayacakmış, dev adamın yeri inleten adımlarını duymuş. Jack hemen yine fırının içine saklanmış. Dev adam, “Burnuma çocuk kokusu geliyor. Evde çocuk mu var?” diye bağırmış.

Dev kadın yine kocasını ikna edip yemek masasına oturtmuş ve mis gibi kokan yemeklerden dev adama vermiş. Dev adamın elinde hiç bırakmadığı bir tavuk varmış. Yemeğini yedikten sonra tavuğunu masanın üstüne koyan dev adam “Yumurta!” diye bağırmış tavuğa.

Tavuk hemen altın bir yumurta yumurtlamış. Dev adam her yumurta diye seslendiğinde, tavuk her seferinde altın yumurta yumurtluyormuş. Fırının arkasından olan biteni izleyen Jack şaşkınlıktan az daha küçük dilini yutacakmış.

Çok geçmeden dev adam yine uyuyakalmış. Bunu fırsat bilen Jack hemen saklandığı yerden çıkmış ve tavuğu kaptığı gibi fasulye sırığına doğru koşmaya başlamış. Sırıktan aşağı inen Jack annesine tavuğu anlatmış. Annesi de çok mutlu olmuş.

Böylece Jack ve annesi için artık parasız günler geride kalmış. Zenginlik ve refah içinde yaşamaya başlamışlar.

Aradan aylar geçmiş. Jack’in aklı hala şatodaymış. Bir gün yine fasulye sırığına tırmanmaya başlamış. Gökyüzüne ulaşır ulaşmaz şatoya gitmiş. Ama bu sefer dev kadına görünmeden gizlice açık bir pencereden içeri girmiş. Kocaman bir kazanın içine saklanmış. Az sonra dev adam içeri girmiş. Dev adamın burnuna yine çocuk kokusu gelmiş. Dev adamın karısı bu sefer çocuğun yakalanmasına göz yummuş. Çünkü çocuk her geldiğinde evden kıymetli şeyler çalıyormuş.

Dev adamla karısı evin her yerini aramışlar ama çocuğu bulamamışlar. Dev adam yemeğini yerken altından yapılmış bir keman çıkarmış. “Çal!” diye emredince keman çalmaya başlamış ve dev adam kemandan çıkan melodilerle uyumaya başlamış.

Kazanın içine saklanan Jack, altından yapılmış kemanı görünce hemen kazandan çıkmış ve kemanı aldığı gibi koşmaya başlamış. O sırada çok ilginç bir şey olmuş. Kemandan, “imdattt!” diye bir ses çıkmış. Sese uyanan dev adam karşısında Jack’i görünce, ”Demek evdeki altını ve tavuğu çalan çocuk sendin.” diyerek Jack’i yakalamaya çalışmış.

Jack olanca hızıyla evden kaçmış, fasulye sırığına gelmiş. Hemen sırıktan aşağı doğru kaymaya başlamış. Dev adam da peşinden sırığa koşmuş ve o da sırıktan aşağıya inmeye başlamış. Çocuk, aşağıya yaklaşınca annesine ”Anne, hemen iki tane balta getir.” diye seslenmiş. Aşağı iner inmez annesiyle beraber fasulye sırığını baltayla kesmişler. Aşağıya büyük bir hızla düşen fasulye sırığı dev adamı da yere düşürmüş. Ve dev adam orada hayatını kaybetmiş.

Dev adamdan kurtulan Jack, annesine, “Anneciğim bu bana çok büyük bir ders oldu. Artık tembellik yapmayacağım. Çalışarak para kazanacağım” demiş ve Jack hayatının bundan sonraki kısmında çalışmış ve annesiyle beraber mutlu bir hayat sürmüş.

Jack ve Fasulye Sırığı Özeti

Fakir bir çocuk olan Jack’in annesiyle birlikte yaşadığı küçük bir köyde başlar. Jack, ailelerine gelir sağlamak amacıyla ineğini pazara götürmek için yola çıkar. Ancak, pazara ulaşmadan önce, yaşlı bir adamla karşılaşır ve inek karşılığında büyülü fasulye taneleri alır. Jack’in bu fasulyeleri dikmesiyle, göklere kadar uzanan dev bir fasulye sırığı ortaya çıkar.

Jack, fasulye sırığını tırmandığında, devlerin yaşadığı bir dünyaya adım atar. Burada cesareti ve zekasıyla bir dizi maceraya atılır, devin hazinelerini keşfeder ve hem ailesi için zenginliği bulur hem de devin gazabından kurtulmayı başarır.

Jack ve Fasulye Sırığı Kültürel ve Tarihsel Önemi

“”Jack ve Fasulye Sırığı”, 19. yüzyıl İngiltere’sinde yazılı olarak popülerleşmiş olsa da, aslında çok daha eski zamanlara dayanan bir sözlü hikaye geleneğinden gelir. Masal, nesilden nesile aktarılarak bugüne kadar gelmiş ve farklı kültürlerde çeşitli uyarlamalara ilham kaynağı olmuştur.

Jack ve Fasulye Sırığı Konusu Nedir?

“”Bu masal, çocuklara cesaret, inanç ve şansın beklenmedik yollardan gelebileceğini öğretirken, aynı zamanda sorumluluk, kurnazlık ve adalet temalarını da işler. Jack’in maceraları, çocuklara hayal gücünün ve kararlılığın ne kadar güçlü olabileceğini gösterir.
Kaynak
Jack ve Fasulye Sırığı - Wikipedia

Zeynep Aksoy

Merhaba herkese! Ben Renkli Rüya Zeynep! 2000 doğumlu, Ankara'nın sıcacık kucaklarında büyüdüm. Küçük bir ressam olarak başladım ve şimdi kendi masallarımı resimlerle hayata geçiriyorum. Renklerin büyülü dünyasına hoş geldiniz!

İlgili Makaleler

Bir Yorum

  1. Bu güzel masal paylaşımı için çok Teşekkür ederim.
    Ellerinize sağlık harf hataları bile yok.Çok temiz güzel paylaşımlar.
    Sizler için seslendirdik.Umarım Anne ve babalara ulaşırız.Yayılması için çok uğraşıyorum.
    Sosyal medyalardan yayarak bizlere destek olunuz.

    Videonun Tamamı Burada masal 14 dakikadır.
    Buradan İzleyebilirsiniz.
    https://www.youtube.com/watch?v=aUHoDyfNTQA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu